What's new

Turkish Tea House

Status
Not open for further replies.
Aynen katılıyorum... Hatta inci'de bi çocuk "sikmişim er ryan'ı, bu hikayenin filmini çek abi" demişti hikayeyi yazan arkadaşa... Baya bi gülmüştüm... Bu arada bu küfrü yazmam sorun olur mu ? Olmazsa söyleyin sileyim...
Degistirsen iyi olur,bazilari tercume edip adminlere haber verebilir.
Nede olsa bizi sevmeyenler cok.
 
Degistirsen iyi olur,bazilari tercume edip adminlere haber verebilir.
Nede olsa bizi sevmeyenler cok.

Vay vay vay,

Abimiz teşrif ettiler. Nasıl geçti gece, memnun kaldın mı?
 
Vay vay vay,

Abimiz teşrif ettiler. Nasıl geçti gece, memnun kaldın mı?
Ik ben bij n wijf gebleven daar,was vanmiddag om drie uur pas terug.
Iyi guzel gecti muzik,yemek,ortam guzeldi,
 
Moldova'da Bozdağ'ı şaşırtan istek




Moldova Başbakanı Lurie Leanca, resmi temaslar için ülkesine gelen Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’dan, Moldova’nın milli kahramanı Stefan Çel Mare’nin Topkapı Sarayı’nda bulunan kılıcını istedi. Başbakan Leanca, kılıcı Moldova'da sergilenmesi için istediklerini söyledi.


Bozdağ ise, Leanca’nın talebini Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a ileteceğini sözünü verdi.


Bozdağ, temasları sonrasında yaptığı açıklamada, Lienca’nın, Çel Mare’nin Topkapı Sarayı’ndaki kılıcını daha önce Başbakan Erdoğan’dan talep ettiğini hatırlatttı. Erdoğan’ın kılıcın replikasını verebileceğini söylediğini de vurgulayanBozdağ,, “Ancak Lienca, Kılıcın aslının Moldova'ya getirilerek, burada sergilenmesini ve gösterilmesini talep etti. O da bizim için yeter dedi. Görme taleplerini ilettiler, biz de bunu sayın Başbakan'a ileteceğiz.” dedi.


Moldovalılar için Stephan Çel Mare’nin önemli bir komutan olduğunu hatırlatan Bozdağ, kılıcın Topkapı’da saray envanterinde bulunduğunu ve Türkiye açısından da tarihi bir eser olduğunu yineledi.


STEFAN'IN VASİYETİ: KENDİNİZİ TÜRKLERE EMANET EDİN


Boğdan Prensi Stefan Çel Mare, Moldova tarihinde "Büyük Stefan" olarak anılıyor.
Moldova, Büyük Stefan döneminde Osmanlı hakimiyetine dahil oldu. Süreç, Boğdan ile Osmanlı ordularının 1476'da karşı karşıya gelmesi ile başladı.

Karadeniz üzerinden yapılan ticareti kontrol altına almak isteyen Fatih Sultan Mehmet, Boğdan'a sefer düzenleyerek burayı aldı. Ancak, orduda baş gösteren salgın hastalık dolayısıyla geri çekilmek zorunda kaldı.

Fatih'in ölümünden sonra 1484'te tekrar Boğdan seferine çıkan II. Bayezid, önce Boğdan'ın en önemli ticaret merkezi Kili'yi, sonra da Akkirman Kalesi'ni fethetti. Stefan Çel Mare, buraları Türklerden geri almak için uğraşsa da başarılı olamadı ve dört bin altın vergi vermek suretiyle Osmanlı hakimiyetine girmeyi kabul etti ve ölümüne kadar da Osmanlı'ya bağlı kaldı.

Büyük Stefan'a Türk orduları ile savaşa girme cesaretini gösterdiğinden dolayı Katolik Avrupa tarafından "Hıristiyanlığın şövalyesi" unvanı verilmişti.

Tarih kitaplarında Boğdan Beyi Büyük Stefan'ın 1517'de ölüm döşeğinde evlatlarına şu vasiyeti bıraktığı ifade edilir; "Belki de yakında himayeye muhtaç olacaksınız. Kendinizi Türklere emanet edin. Adil ve merhametlidirler...."

Moldova'da Bozdað'ý þaþýrtan istek - Hürriyet GÜNDEM
 
37_ton_tasiyan_koca_yusuf_koptu_geliyor13798302800_h1076894.jpg


37 ton taşıyan Koca Yusuf, koptu geliyor

koca_yusuf_semalarda_kendini_gosterdi13777587740_h1067600.jpg


Kuyruğunda Türk bayrağı taşıyan ve Hava Kuvvetleri renkleri bulunan, yüksek teknolojiye sahip dev askeri kargo uçağı A400-M ekim ayı sonlarında TSK'nın envanterine girecek.

Geçtiğimiz günlerde İspanya'nın Sevilla kentinde başarılı bir test uçuruşu gerçekleştiren Türkiye ortaklığı bulunan A400M askeri nakliye uçağının Ekim ayı sonunda teslim edilecei öğrenildi.

EFSANE GÜREŞÇİNİN ADI VERİLECEK

'Koca Yusuf' adı verilmesi beklenen A400-M, helikopter dahil 37 ton yük taşıya biliyor. Nakliye uçakları arasında 'stratejik' olarak nitelendirilen A400-M 116 tam teçhizatlı paraşütçü komandoyu da taşıyabildiği gibi tarlaya da inebiliyor. Saatte 780 kilometre hıza çıkabilen uçağın menzili ise 9 bin 300 kilometre.

TÜRKİYE HEM TASARIMCI HEM DE İMALATÇI

Türk Havacılık Sanayii'nin Avrupa'nın en büyük askeri projelerinden biri olan A400M'de hem tasarımcı hem de imalatçı olarak yer alıyor. Proje kapsamında Türk Hava Kuvvetleri 2018'e kadar 10 uçak teslim alacak.

37 ton ta
 
turkiyeden_israile_4uncu_gol13798480480_h1077046.jpg


Türkiye'den İsrail'e 4'üncü gol

bmcye_kirpi_uyarisi_bir_yildir_200_kirpi_bekleniyor13487469970_h933404.jpg


Kirpi'yi yeniden üretmek için kolları sıvayan TMSF, zırh patentini elinde bulunduran firmayla yolları ayırdı. İsrailli şirketi toplu ödemeye razı eden Fon yönetimi, bu sayede çok ciddi bir maliyet avantajı sağladı.

Vatan Gazetesi'nden Ufuk Şanlı'nın haberine göre; Çukurova Grubu'nun borçlarından ötürü yönetimi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) geçen BMC'de çarklar yeniden dönmeye başlıyor.

Yaklaşık bir yıldır üretim yapmayan ve piyasaya 608 milyon lira borcu bulunan şirketi iflastan kurtaran Fon yönetimi şirketi yeniden ayağa kaldırmak için harekete geçti. Piyasaya ve işçilere olan borçların bir bölümü ödendi. Hemen sonrasında Savunma Sanayi Müsteşarlığı (SSM) ile iptal edilen siparişlerin teslimi için masaya oturuldu.

ARTIK TAMAMEN YERLİ OLDU

Bu süreçte çok önemli bir gelişme yaşandı. TMSF, Kirpi'lerin üretim ortağı olan İsrailli Hatehof Industries ile masaya oturdu. Kirpi'nin tasarım, Ar-Ge çalışmaları ile aracın zırhlı kapsüllerinin ana malzemelerini tedarik eden Hatehof, satılan her araçtan yüzde 20 komisyon alıyordu.

2009'da 468 zırhlı aracın üretimi için BMC ile SSM el sıkıştı. Piyasa değeri yaklaşık 375 milyon lira olan bu anlaşmadan İsrail şirketinin 75 milyon lira alacaktı. Ancak BMC içinde bulunduğu mali sıkıntılardan ötürü sadece 278 aracı teslim edebildi ve sonrasında da üretim durdu. İsrailli şirket de alacaklarını tahsil edemediği için Nisan'da BMC'nin iflası için İzmir'de dava açtı.

TMSF, 17 Mayıs'ta Çukurova Grubu şirketlerine el koyunca BMC önce kalan 190 aracın yeniden teslimi için savunma bürokrasisi ile yeniden temasa geçti.

Hemen ardından üretim maliyetlerini aşağıya çekmek için de İsrailli partner ile masaya oturdu. Yapılan görüşmelerin ardından İsrailli şirket 14 milyon dolar karşılığında davalardan ve alacaklarının tamamından vazgeçti. Böylece Kirpi'lerin üretimi tamamen yerli hale gelmiş oldu.

İŞTE 'YÜRÜYEN KALE' KİRPİ'NİN ÖZELLİKLERİ

- 'Yürüyen Kale' olarak tanımlanan Kirpiler 13 personel taşıyor.

- Mayın, balistik patlayıcı ve ağır saldırı silahlarından etkilenmiyor.

- Zırhlı araç saatte 105 km hıza ulaşabiliyor, 120 cm derinlikteki sudan geçebiliyor.

- 3 metre yüksekliğindeki araç 16 ton ağırlığında.

- Aracın lastikleri patlasa bile hareket kabiliyetini yitirmiyor.

BMC'de üretim iki hafta içinde başlıyor

Öte yandan 1800 işçinin çalıştığı fabrikada üretim çarklarının yeniden dönmesi için geri sayım başladı. TMSF kaynakları, üretimin en geç 2 hafta içinde başlayacağını açıkladı. İlk etapta işçilerin bir bölümünün işbaşı yapacağını aktaran kaynaklar, yeni siparişler gelmesi halinde fabrikanın tam kapasite çalışır hale geleceğinin altını çizdi.

İSRAİL'E 4. GOL

TMSF'nin bu hareketi, "İsrail'e 4. gol" olarak yorumlandı. Türkiye, Mavi Marmara saldırısı sonrası ilk olararak bazı ticari anlaşmaları askıya almış, tatbikatları iptal etmiş, diplomatik ilişkileri ise katiplik düzeyine indirmişti. Bunların sonrasında ise İsrail Türkiye'den resmen özür dilemişti.


Türkiye'den
 
Kirpi olayı iyi güzelde 4. gol nedir ya? Adamlar Kıbrıs'ta 350 billion USD değerindeki doğalgaz yataklarına ortak olup çıktılar işin en güzel yanıda bu doğalgazı bize parayla çatır çatır satacaklar bizim milletimizde anca kendisini tatmin eder böyle haberlerle.
 
Status
Not open for further replies.
Back
Top Bottom