What's new

Turkish Tea House

Status
Not open for further replies.
Beyler ilgin bir yazi paylasmak istiyorum. Faruk Arslan`in yazisi kendisini uzun zamandir takip ediyorum ve gercekten cok saglam bilgiler veriyor. her ne kadar bir kisminiz cok ucmus desede ben asagida yazilanlara gercekten inaniyorum. Buyrun yazidan bir kesit


Yazı tamamen bilimsel çalışmadan yoksun..Sanki bir kahvehanede çay içerken arkadaşlar arası muhabbet edasıyla yazılmış..Bir kere en başta Türkiye NR(Nonprolifiration Regime)`a tabii..Altında imzamız var..Artı, Erdoğan en az 4 BM oturumunda açıkça nükleer silaha karşı olduğunu beyan etti..Artı Rusya ile imzaladığımız nükleer santral anlaşmasına ithafen nükleer silah geliştirilecek demiş yazar..Bu kadar saçma bir şey olabilir mi yahu? Bölgedeki en büyük tarihi rakibimiz, bize karşı üstünlük kurduğu tek kalemde(nükleer silah) bize nükleer silah geliştirilmesinde yardım mı edecek?

En komiği de 22 milyar dolarlık santral demiş...Arkadaş, yazı yazarken biraz araştırma yap bari..o 22 milyarın tek kuruşu Türkiye`den çıkmayacak ki..Projeyi Rusya finanse edecek, nükleer santralin işletmesi Ruslarda olacak, biz kullanılan elektrik($12.35 cents/kWh) başına ücret ödeyeceğiz..

Buradan daha düzgün bilgi edinebilirsiniz:

Nuclear Power in Turkey | Nuclear Energy In Turkey
 
Şimdi bu yazılar güzelde ,Nükleer santralın bedeli 7 milyar dolar diyor. Kaynak nerde ?

Yani demek istediğim, dikkat edersen, yazar tüm savını fazla para vermemizden yola çıkarak oluşturmuş. Gerçekten öyle mi acaba, yoksa örnek verdiği 5-7 milyar dolar dediği santraller 1000 MWe gücünde mi (Bizim ki 4800 MWe)

Bu yazarlar rakamlarda o kadar çok hata yapıyorlar ki, hiç güvenmiyorum bunlara.

Simdi bu yazari tanimadigin yada takip etmedigin icin boyle dusunmen normal. Ama sana tavsiyem turkiye daha onceleride nukleer ihalelere cikti bir google arastirmasi yaparsan o zamanki ihale bedellerini rahtlikla gorebilirsin diye dusunuyorum. Yazarin hakliligini zaman gosterecek.
 
Ankara'da soğudu bir anda. Gündüz 10-15 derece, gece 5 dereceye kadar düşüyor.

İşin komiği Ankara Doğalgaz şirketi bir kaç ay önce doğalgaz alımlarında kota koymuştu ve kota halen devam ediyor. Aylık en fazla 170 TL'lik doğalgaz satılıyor ama bir evin ihtiyacı 300-400 TL arasında.

Arkadaşlarımın küçük bebekleri var, napıcaz diye düşünüyor adamlar kara kara.
 
Antalya gerçekten soğudu,hiç böyle yapmazdı.Beklenmedik bir anda geldi.Ama yine de klimalar henüz çalışmaya başlamadı.Eskiden bu tarihlerde denize girerdik,şimdi camlarımı kapattığımız müddetçe içeride üşümeden oturabiliyoruz.Böyle giderse 1-2 hafta içinde bizde ısınma ihtiyacı duyacağız.
 
Antalya gerçekten soğudu,hiç böyle yapmazdı.Beklenmedik bir anda geldi.Ama yine de klimalar henüz çalışmaya başlamadı.Eskiden bu tarihlerde denize girerdik,şimdi camlarımı kapattığımız müddetçe içeride üşümeden oturabiliyoruz.Böyle giderse 1-2 hafta içinde bizde ısınma ihtiyacı duyacağız.

Yaa... gülme komsuna, gelir basina. :lol:
 
necdet_ozel_2s-jpg20130423170752-jpg20130726145946.jpg


ORG. NECDET ÖZEL'İN İLKER BAŞBUĞ'DAN FARKI?

Başbakan askerliğin kısalacağını açıkladı, Genelkurmay da bunu teyit etti. Bugün yarın atılacak adımlarla bayram tatili başlamadan terhisler olacak gibi.

Teknik detaylar bir yana yapılan adımın gözden kaçan bir ayrıntısı var.

BAŞBUĞ 120 BİN ASKER AÇIK VAR DİYORDU

Bugün askerliğin 12 aya inmesi tartışılırken çok değil 2,5 yıl önce 'tek tip askerlik' gündemdeydi.

Dönemin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Başbakan Erdoğan ile yaptığı toplantılarda, mesela 23 Nisan 2010 toplantısı gibi, bırakın bedelliyi, asker eksikleri olduğunu, 120 bin açıkları olduğunu anlatıp 'herkesin tek tip askerlik yapacağı 12 ay uzun dönem modelini' önermişti.

Tezine göre Türkiye'de asker açığı vardı ve yedek subaylığın kaldırıldığı, herkesin 12 ay askerlik yaptığı bir modele geçilmeliydi.

TSK'DA PLAN 180 DERECE DEĞİŞTİ

O günden bugüne TSK'da asker sayısında çok değişme olmadı ama plan 180 derece değişti.

KOMUTAN FARKI

TSK'nın profesyonelleşmesi milli bir meseledir

Bugünkü plana göre askerlik 12 aya iniyor ama kısa dönem ve yedek subaylık kalıyor.

O günle bugün arasındaki temel fark ise 'komutan'.

Başbuğ dönemiyle Özel denemi çok zıt dönemler. Başbuğ siyaset yapmaktan, parmak sallayarak tehdit etmekten, 'az konuşacağım' deyip sık sık basına ayar veren konuşmalar yapmaktan geri durmuyordu.

O günlerdeki tek tip askerlik düzenlemesinin amacı da ihtiyaçtan ziyade ideolojik/siyasi bir tercihti.

Unutmamak gerekir ki Cumhuriyet tarihi boyunca kışlalar bir nevi ideolojik beyin yıkama merkezleri olmuştu.

Org. Necdet Özel dönemi ise Koşaner ve Başbuğ döneminden hayli farklı.

ORG. ÖZEL HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNE VURGU YAPTI HEP

Öncelikle Özel'den siyasi bir demeç ya da hareket görmedik. Ayrıca her ortamda hukukun üstünlüğüne vurgu yaptı.

Göreve gelir gelmez sahaya indi.

Güneydoğu'da denetimler yapıp eksiklere göre revizyona gitti. Konsept değiştirildi, terörle mücadelede erler kullanılmadı. İstihbarat ve teknolojinin ön plana çıktığı operasyonlar yapıldı.

PROFESYONELLEŞME YÜZDE 35'LERE ÇIKTI

Profesyonelleşme yüzde 35'leri buldu. Orduevlerinde, lojmanlarda ya da karargâhlardaki askerlik dışı işler de özelleştirilmeye başlandı.

Yani köpek bakan, çay kahve servisi yapan Mehmetçik hızla azalıyor.

En önemlisi zihniyet değişimi var. Daha fit, hareket kabiliyeti yüksek, teknolojiyi kullanan bir orduya dönüşüm çalışmaları var.

Mevcut verilere göre TSK 647 bin 583 kişi.

Bu rakam eskiye göre iyi gelebilir ancak dünya ortalamasına göre hayli yüksek. Öyle ki Fransa'nın, İngiltere'nin, Almanya'nın orduları bizim ya yarımız ya da yarımızdan bile az.

Bulunduğumuz coğrafyada güçlü ordu tercih değil zorunluluk.

O yüzden TSK'yı siyasi tartışmaların dışında tutup, ileri teknolojiyle donatılmış, vuruş gücü yüksek bir hale getirmek milli bir mesele olarak görülmeli.

Bu noktaya ulaşınca da askerliği zorunlu olmaktan çıkarmak şart.

Yani 12 ay bile fazla...

Org. Necdet Özel'in
 
Yani köpek bakan, çay kahve servisi yapan Mehmetçik hızla azalıyor.

En önemli sorun bu zaten. Askerliğim boyunca toplamda 5 Kurşun attım. 3'ü Hedef Kağıdına 25 metreden. 2'si Gece atışı hedefe 50 metreden. 200 Metre atışı bile yapmadım. 4 ay boyunca da daha önce sızma olan kulede geceleri nöbet tuttum.
 
Kışlalardaki ideoloji aşılaması doğru. Ancak günümüzde bu abartılıyor. Halkın anlamadığı bir şey var. TSK, islama ve ya dine karşı değil. Fakat bu oluşumun kendi içinde olmasına karşı. Ki ben bunu destekliyorum, tabii eğer müdaheleler sadece ordu içinde kısıtlı olduğunda. Onun dışındaki, baskılara katılmıyorum ve karşıyım.

Ama Gen. Özel hukukun üstünlüğünden çok AKP'nın üstünlüğüne göre hareket eden bir insan.

Bakın, hükümete&politikacılara muhalefet olmak Dünya'daki her askerin doğasında vardır, mühim olan bu muhalefetin devletin yapısına ve ülkeye zarar vermemesi. Aynı şey politikacılar için de geçerli. Benim şahsi düşüncem, Özel Paşa gelmiş geçmiş en başarısız genel kurmay başkanıdır. Onun döneminde olduğu söylenen askeri reformların nerdeyse hepsinin altyapısı Koşaner ve Başbuğ dönemlerinde atılmıştır.
 
En önemli sorun bu zaten. Askerliğim boyunca toplamda 5 Kurşun attım. 3'ü Hedef Kağıdına 25 metreden. 2'si Gece atışı hedefe 50 metreden. 200 Metre atışı bile yapmadım. 4 ay boyunca da daha önce sızma olan kulede geceleri nöbet tuttum.

May I ask where you were stationed, brother?
I may have some follow-up questions if that's OK, like which year it was when you served and which available utilities you had in means of technical stuff (i.e. night-vision, weapon in hand, grenades, RoE..).

Kışlalardaki ideoloji aşılaması doğru. Ancak günümüzde bu abartılıyor. Halkın anlamadığı bir şey var. TSK, islama ve ya dine karşı değil. Fakat bu oluşumun kendi içinde olmasına karşı. Ki ben bunu destekliyorum, tabii eğer müdaheleler sadece ordu içinde kısıtlı olduğunda. Onun dışındaki, baskılara katılmıyorum ve karşıyım.

Ama Gen. Özel hukukun üstünlüğünden çok AKP'nın üstünlüğüne göre hareket eden bir insan.

Bakın, hükümete&politikacılara muhalefet olmak Dünya'daki her askerin doğasında vardır, mühim olan bu muhalefetin devletin yapısına ve ülkeye zarar vermemesi. Aynı şey politikacılar için de geçerli. Benim şahsi düşüncem, Özel Paşa gelmiş geçmiş en başarısız genel kurmay başkanıdır. Onun döneminde olduğu söylenen askeri reformların nerdeyse hepsinin altyapısı Koşaner ve Başbuğ dönemlerinde atılmıştır.

You are/were a cadet if I'm correct, so you might have an answer to my question which other members also are more than welcomed to answer; I've watched a couple of documentaries in which they interviewed Osman Pamukoğlu and he mentioned something like "Whenever we were to conduct what ought to be a deep strike against terrorist cells, we were immediately commanded by higher ranks to fallback and abort any offensive move.". Now, what I wonder is how much say the generals and politicians have regarding not long-term strategies and such but smaller operations against terrorists, and does every parliament member know about what and when an operations is to be conducted prior to it being done?


Thanks in advance, both of you!
 

Enteresan?
 
Last edited by a moderator:
Baykuş;4848602 said:
May I ask where you were stationed, brother?
I may have some follow-up questions if that's OK, like which year it was when you served and which available utilities you had in means of technical stuff (i.e. night-vision, weapon in hand, grenades, RoE..).

Sorun olmaz sanırım. Gaziantep/Islahiye 106. Topçu Alayı. Tam olarak yılını söylemek istemiyorum ama 3-5 yıl önce diyebiliriz. Nöbet olarak bir iç nöbet, bide dış nöbet vardır. İç nöbetlerde silahla gidersin kurşun almazsın. Benzinlik nöbeti, Garaj nöbeti gibi.

Dış nöbet dediğimiz ise Kışlanın sınırlarında nöbet kuleleri vardır. Kule'ye çıkmayız kulenin dibinde siper vardır 2 kişi girersin 2 saat nöbet tutar geri dönersin.

Nöbete dolu G3'le giderdik. 3 Şarjör her şarjörde 20 kurşun. Şarjörün birisini takarsın ama kurma kolunu çekmezsin ve emniyette durur silah. Gece-görüş falan görmedim ben hiç askerde, el-bombasını zaten vermesinler nöbet tutan askere, kesin kendini havaya uçurur.

Başka soruların varsa cevaplayabilirim.
 
Baykuş;4848602 said:
May I ask where you were stationed, brother?
I may have some follow-up questions if that's OK, like which year it was when you served and which available utilities you had in means of technical stuff (i.e. night-vision, weapon in hand, grenades, RoE..).



You are/were a cadet if I'm correct, so you might have an answer to my question which other members also are more than welcomed to answer; I've watched a couple of documentaries in which they interviewed Osman Pamukoğlu and he mentioned something like "Whenever we were to conduct what ought to be a deep strike against terrorist cells, we were immediately commanded by higher ranks to fallback and abort any offensive move.". Now, what I wonder is how much say the generals and politicians have regarding not long-term strategies and such but smaller operations against terrorists, and does every parliament member know about what and when an operations is to be conducted prior to it being done?


Thanks in advance, both of you!

i "was" actually. Well, actually General officers are the only ones that can abort such operations you mentioned (covert, point-kill, man hunt, Search&destroy...Liasion for Air Force...etc.). But as they're tied to politicians. They had to order their men to withdraw. Yes you are right, sometimes goverment didn't want the army to take such moves. I don't know why. Maybe, they used it as a tool.

There are not only senators but also probably most of the ministers never knew that such operations had existed. In deed, there are hell a lot of classified operations conducted by TAF that even the government (except for PM, MIT and MoND) never knew and won't know that they existed. I hope i helped you.
 
Status
Not open for further replies.
Back
Top Bottom