PKK lideri, Güvenlik Komisyonu kurulmasını önerirken, bir MİT Müsteşar Yardımcısı'nın PKK'yı kastederek, Kürt hareketinden seçilebileceğini söylüyor. Abdullah Öcalan ayrıca, PKK'nın askeri olarak en güçlü döneminde olduğunu iddia ediyor
İmralı Tutanakları'na göre, PKK'nın hükümlü lideri Abdullah Öcalan, bir MİT Müsteşar Yardımcısının Kürt hareketinden olabileceğini söylüyor. PKK'nın yerel güvenlik gücü olmasını öneri olarak getiren Öcalan, örgütün askeri anlamda en güçlü döneminde olduğunu da belirtiyor.
Aydınlık'ın 28 Ağustos'ta yayımlamaya başladığı İmralı Tutanakları, Abdullah Öcalan'ın, silah bırakmaya, örgütün mevcut durumuna ve güvenlik konularına bakış açısını göstermesi açısından çarpıcı bilgiler içeriyor. Öcalan, PKK'nın askeri açıdan en güçlü döneminde olduğunu söylerken, PKK'ya asla tasfiye etmeyeceklerini de itiraf etti.
İşte Öcalan'ın tutanaklara yansıyan açıklamaları:
NOT: Ara başlıklar tarafımızdan atılmıştır
TUTANAKLAR VE HEYETTEKİLER
- 3 Nisan 2013 tarihindeki 4'üncü görüşme: Heyette BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan ve BDP milletvekili Sırrı Süreyya Önder yer aldı.
- 14 Nisan 2013 tarihindeki 5'inci görüşme: Heyette Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder yer aldı.
- 24 Haziran 2013 tarihindeki 7'nci görüşme: Heyette Selahattin Demirtaş ve Pervin Buldan yer aldı.
- 17 Ağustos 2013 tarihindeki 9'uncu görüşme: Heyette Selahattin Demirtaş ve Pervin Buldan yer aldı.
'PKK'NIN ÇEKİLDİĞİ YERLERİ BDP/DTK KORUYACAK'
Heyet: Sn. Başbakan "çıkışlar silahsız olacak, silahlı olanlarla güvenlik güçleri karşılaşırsa görevlerini yapmak zorundadırlar" falan dedi. İzlemişsinizdir belki.
Öcalan: Yok. Öyle bir tartışma olmaz. İki günde cevaplarını yazsınlar. Bu cevaptan sonra konu aydınlanır. Çekilmeden sonra BDP-DTK bu alanlarda halkı koruyacak sivil örgütlenmeler yapar. Koruculardan bir zarar gelirse sert darbe indireceğiz. Geri dönenlere yardımcı olacaksınız; evlerini yapanlar, yerleşenler falan zorluk çekmesinler. Adalet ve İçişleri Bakanları ile beraber yürütebilmelisiniz bunları. Cevap gelmeden diğer konuyu tartışmayacağım. Öyle "silah bırak, git" olmaz. Büyük ihtimalle silahlar ve özel eşyalar alınacak, birbirimize gözükmeden olacak, dönemin ruhuna herkes uyacak.
Heyet: Sizin merkezinde olduğunuz bir süreci yürütüyoruz. Ama bizim de Kandil'in de sizinle görüşmesi hükümetin iznine bağlı halen. Bazen dışarıda yaşanan gelişmeler karşısında sizinle görüşmeden inisiyatif kullanmak istemiyoruz ama bu da hükümetin iznine bağlı. Ortaya boşluklar çıkıyor, bu boşlukları da hükümet kullanıyor. Belki izne tabi olmayan periyodik bir görüşme imkânımız olmalı. (3 Nisan 2013 tarihli görüşme tutanağından)
'YARIN BİR GÜN GERİLLAYA KONFERANS YAPARSAM'
Öcalan: Belki hemen değil ama Cemil Bayık gelmek istese nasıl gelecek. O gelmesse gerilla nasıl gelecek. Hemen olsun demiyorum, Ekim'de olsun demiyorum ama şarttır. Gerilla sayısı hızla tırmanıyor, çünkü çözüm umudu yok henüz.
(...) En son 8-9 aydır da bu defa ki iyi gitti, en kapsamlısı oldu. Ama AKP halen şunu düşünüyor, paralel devletin tasfiye önerilerine kanıyor, çaresiz kaldığımızı düşünüyor. Oysa askeri olarak en güçlü olduğumuz dönemdir, hudut hattından Kandil'e, Suriye'ye kadar 50 bin gerilla gücü vardır. Beşir Bey'e de söyleyin siyasi çözüm potansiyeli gelişirse askeri potansiyel düşer, ya da tersi olur. Tamam en son silahsızlanma da olur, ama yurt dışında, cezaevinde olana statü tanıyacaksın. Hadi bana ve yönetime 5 yıl siyaset yasağı falan olur, bu fedakârlığı yaparız. En son Newroz bildirisinde ben siyaset hakkı dedim, onlar da bunu onayladı. Yarın bir gün ben gerillaya konferans yapsam ne diyeceğim, silaha gerek yok, siyaset hakkınız var demem gerekir.
(17 Ağustos 2013 tarihli görüşme tutanağından)
'BİLSİNLER Kİ KENDİMİZİ ASLA TASFİYE ETMEYECEĞİZ'
Öcalan: Sn. Beşir Bey'in bilmesi lazım, kendimizi asla tasfiye etmeyeceğiz. Cemil'den gerillaya kadar herkese siyaset hakkı, kimine şimdi, kimine 5 ay sonra olur. 1 Eylül dediğimiz süre de budur. Ya stratejik çözeceğiz, ya da oyalamayı bırakacağız.
'İSRAİL BİZİ SİLAHLANDIRIR'
Öcalan: PKK tarihin iç-dış en büyük savaş potansiyeline sahiptir. İran-İsrail PKK'yı silahlandırır. Hatta paralel devlet bile yapar. İçeride de genç potansiyeli çok fazladır. Bu bir tehdit değil işin doğası gereğidir. Anlamlı barış, yasal ve anayasal
(bu konuda acele etmiyorum) değişimle olur.
(17 Ağustos 2013 tarihli görüşme notundan)
'BİRİ BİLE SİLAH BIRAKMAZ'
Geçmişten beri devlet bize söz veriyordu, yasallık için. Ama yasa olmaz diyorlarsa, aldatmaca vardır.
Bu son tavrım da bundan dolayıdır. Kandil'dekiler aya mı gidecek, Endonezya'ya mı, Finlandiya'ya mı? Nereye gidecek, bir teki bile silah bırakmaz böyle olursa.
(24 Haziran 2013 tarihli görüşme tutanağından)
'PKK YEREL GÜVENLİK GÜCÜ OLSUN'
(Öcalan, kurulmasını önerdiği 8 komisyondan biri olan Güvenlik Komisyonu'nu ayrıntılandırırken): Çok önemlidir, ilk defa açıklıyorum; gerilla şu anda Kürtlerin tek güvencesidir. Sonrasında ne olacak, Kürtler için bir güvenlik konferansı yapılmalı. JİTEM, asimilasyon, kültür ve doğa tahribatı, kim Kürtlerin güvenliğini sağlayacak? Genel güvenlikte Kürtlerin temsilcisi olacak mı? Mesela bir MİT müsteşar yardımcısı Kürt hareketinden olabilir mi gibi? Seçimle iş başına gelen bir köy güvenlik birimi mesela. Belediyelere bağlı trafik polisi, zabıta, bekçi gibi.
Apo'nun hükümetten talebi