What's new

Çay Bahçesi

Looking at things now, it's Turkey that is mode likely to be cut like a cake, all thanks to stupid sectarian policies of Sultan, something I don't like to see. What Iran endured in 37 years of opposing almost any Western policy in region, if Turkey had done the same, you guys would be as strong as Macedonia now. We are not opening up to the west, it's Turkey and GCC who whave been open to the west in past century. Some disagreements with West over some issues regarding Syria is not going to fool anyone.

Hahaha, must be a joke! A mullah supporter blames others for "being sectarian". Where is the candid cam?
 
Looking at things now, it's Turkey that is mode likely to be cut like a cake, all thanks to stupid sectarian policies of Sultan, something I don't like to see. What Iran endured in 37 years of opposing almost any Western policy in region, if Turkey had done the same, you guys would be as strong as Macedonia now. We are not opening up to the west, it's Turkey and GCC who whave been open to the west in past century. Some disagreements with West over some issues regarding Syria is not going to fool anyone.

Turkey and turkey isn't the same thing. You can cut a turkey like a cake, but definitely not Turkey :-) If you thought that was possible, you will only suffer from underestimating a rising lion.

I find it quite amusing that you think you survived sanctions without the help of Turkey.

Oh, and we don't have a Sultan. We have a democratically elected president, who got as much as 51% of the combined votes. What about your Mullah?

Oh, if you worry about my name - Selim I. He's also known as Yavuz Sultan Selim. That's right, there you have a Sultan. You should look him up and see what he did to Shah Ismael and the Safawids. I don't think you'd like to experience such embarrassment again :-)
 
Turkey and turkey isn't the same thing. You can cut a turkey like a cake, but definitely not Turkey :-) If you thought that was possible, you will only suffer from underestimating a rising lion.

I find it quite amusing that you think you survived sanctions without the help of Turkey.

Oh, and we don't have a Sultan. We have a democratically elected president, who got as much as 51% of the combined votes. What about your Mullah?

Oh, if you worry about my name - Selim I. He's also known as Yavuz Sultan Selim. That's right, there you have a Sultan. You should look him up and see what he did to Shah Ismael and the Safawids. I don't think you'd like to experience such embarrassment again :-)

Sen harbi tarih bilmez bir malsın. Yaşın kaç senin çocuk? Bir once tarihe bak kim kimle savaşmış o ismini verdiğin kişiler kimler öğren sonra buraya savunmaya geldiğin cumhurbaşkanı mı vatan haini şerefsiz mi ne bok sa onu savun.
 
Sen harbi tarih bilmez bir malsın. Yaşın kaç senin çocuk? Bir once tarihe bak kim kimle savaşmış o ismini verdiğin kişiler kimler öğren sonra buraya savunmaya geldiğin cumhurbaşkanı mı vatan haini şerefsiz mi ne bok sa onu savun.

Benimle muhatap olmaya calisan maymunlar ilk önce yasadigi devletteki dili düzgünce konusmayi ögrenmesi lazim, sonra uslubu, sonra da tarihi.

Tarihde, heleki Osmanli tarihinde yer alan en önemli savaslardan biridir Caldiran savasi. Tarih okumak istiyorsan bi kitap ac oku. 1514, 23 Agustos da gerceklesen bir muharebe, yer olarak bugünkü Iran'in sinirlari icerisinde.
Ayrica Shah Ismail Sefevi devletinin bizzat kurucusudur.

Cumhurumuzun baskanina gelince, demokratik yöntemlerle secilen bir kimsedir. Seversin, sevmezsin, bu senin bilecegin bi husus. Ama yabanci bi formda devletine karsi saygisizlik etmiceksin. Beyninde zerre kadar bilgi bulundurmadigin apacik ortada. Bilgiye, ilme karsi alerjini heryere yaymana da gerek yok kardes. Yasimi cok merak ettiysen 27'yim, akil yasda degil, basdadir.
 
Benimle muhatap olmaya calisan maymunlar ilk önce yasadigi devletteki dili düzgünce konusmayi ögrenmesi lazim, sonra uslubu, sonra da tarihi.

Tarihde, heleki Osmanli tarihinde yer alan en önemli savaslardan biridir Caldiran savasi. Tarih okumak istiyorsan bi kitap ac oku. 1514, 23 Agustos da gerceklesen bir muharebe, yer olarak bugünkü Iran'in sinirlari icerisinde.

Ayrica Shah Ismail Sefevi devletinin bizzat kurucusudur.

Cumhurumuzun baskanina gelince, demokratik yöntemlerle secilen bir kimsedir. Seversin, sevmezsin, bu senin bilecegin bi husus. Ama yabanci bi formda devletine karsi saygisizlik etmiceksin. Beyninde zerre kadar bilgi bulundurmadigin apacik ortada. Bilgiye, ilme karsi alerjini heryere yaymana da gerek yok kardes. Yasimi cok merak ettiysen 27'yim, akil yasda degil, basdadir.

Bak çocuk, ben çok iyi biliyorum o savaşıda, onun olduğu zamanı ve kiminle olduğu. Benim dediğim sen ona hakaret ediyorsun neler oldu diye. Bende diyorum ki sen ona öyle diyince o sanki Safevileri iranliymis gibi gostermene kızıyorum, halbuki öyle değil. İşte bu gerizekalı Erdoğan gibi mallar yüzünden aynı şeyler oldu tarihte ve şu andada olmuştu. O zamanlar bir Türk imparatorluğu ( osmanlı) bir diğeri ile savaştı (Safevi) , aynı şekilde Timur lada savaştı. Şimdi yakın geçmişe bakarsak Erdoğan ve onun sülük köpekleri değilmiydi Ermenistanla barış mak için Azerbaycan bayrağını çöpe attıran? Azerbaycan I kendi toprağımızda rezil eden? Bu mu kardeşlik, Türkluk? Tabi bir gürcü hain den bundan başkası beklenemez.


Haa bak son şey. Niye bizim ülkemiz bu kadar geride biliyormusunuz avrupadan? Sizin gibileri yüzünden. Ben devlete hakaret etmedim ben başındaki, Türkiye'yi bu duruma getiren için söyledim. Benim için ha ahmet ha Mehmet ha şu parti farketmez. Ben devletine ve milleti ve bana fayda yapan herkesi desteklerim parti önemli değil. İşte gelişmiş ülkelerdede çoğu böyle, hepimiz için parti ve isimler önemli olmaması lazım. Lan adam ülkeyi ne hale getirdi siz daha onu destekliyorsunuz akıl almıyor. Felaketin felaketi bir durum var şu anda. Herkesle düşman oldu ülke bir anda, ülkenin içi kan götürüyor.
 
Last edited:
Ya bide bilgiye, ilme karşı alerjini diyor. Bak bak. Bunun söyleyen adamın ideolojisi vahabiler gibi şeyleri savunan Erdoğan a destek veren birisi. Yav arkadaş biraz beyni olan birisi bana anlatsın böyle giderse 1 sene ve 5 sene sonraki ülkenin halini.

Hatırlarsanız Erdoğan ne demişti 2023 hayalleri taaa önceden. Dünyanın ilk 10 ekonomisi ve 2 trilyon GDP. Ben zamanında buna gülmüştüm hayal diye, ama bazı bu forumdaki gibi mallar olur demişti. Şu anda onun yakınında bile değiliz. Daha 1 trilyon bile olmadı. Bumu iyi ekonomi yönetimi. Türkiyede ekonomi bilen varmı ki acaba? Haa yiğit bulut gibileri vardır hahha erdoğan'ın köpeği.
 
Bak çocuk, ben çok iyi biliyorum o savaşıda, onun olduğu zamanı ve kiminle olduğu. Benim dediğim sen ona hakaret ediyorsun neler oldu diye. Bende diyorum ki sen ona öyle diyince o sanki Safevileri iranliymis gibi gostermene kızıyorum, halbuki öyle değil. İşte bu gerizekalı Erdoğan gibi mallar yüzünden aynı şeyler oldu tarihte ve şu andada olmuştu. O zamanlar bir Türk imparatorluğu ( osmanlı) bir diğeri ile savaştı (Safevi) , aynı şekilde Timur lada savaştı. Şimdi yakın geçmişe bakarsak Erdoğan ve onun sülük köpekleri değilmiydi Ermenistanla barış mak için Azerbaycan bayrağını çöpe attıran? Azerbaycan I kendi toprağımızda rezil eden? Bu mu kardeşlik, Türkluk? Tabi bir gürcü hain den bundan başkası beklenemez.


Haa bak son şey. Niye bizim ülkemiz bu kadar geride biliyormusunuz avrupadan? Sizin gibileri yüzünden. Ben devlete hakaret etmedim ben başındaki, Türkiye'yi bu duruma getiren için söyledim. Benim için ha ahmet ha Mehmet ha şu parti farketmez. Ben devletine ve milleti ve bana fayda yapan herkesi desteklerim parti önemli değil. İşte gelişmiş ülkelerdede çoğu böyle, hepimiz için parti ve isimler önemli olmaması lazım. Lan adam ülkeyi ne hale getirdi siz daha onu destekliyorsunuz akıl almıyor. Felaketin felaketi bir durum var şu anda. Herkesle düşman oldu ülke bir anda, ülkenin içi kan götürüyor.

Cocuk kadar beynin olsa keske de bilimsizliginde inat etmesen, iki sey ögrensen bre. Sefevi devleti 12 imam yönetimiyle yönetilen Shah Ismail'in kurdugu bir pers devletitir. Has be has persdir, yani Iran. Türklük ile alakasi olmayan bir devlettir. Sen git bakalim Iranlilarin forumuna ve Sefeviler Türkdür de, Türk imparatorlugudur de. Bakalim nasil gülünc duruma düsüceksin.

Diger yazdigin seyleri hic samimi bile alamiyorum. Bilim iflasi degil, cehalet fiskiriyor. Her partinin idealleri olur, 2 trilyon, veya 2023 bunlar hedefdir. Hedefler ucuk olabilir ama ulasmaya calisilan hedeflerdir. Türkiyenin önüne senin gibi geziciler yüz milyarlar zarar vermese. Veya FETÖ cular yüz trilyonlar zarar vermese. Suriyede büyük kriz olmasa galiba Türkiye daha seri bi sekilde büyüyecekti. Neyse bunlarda zaten anlasamiyacagimizi biliyorum. Cünkü parti tutmiyorum ben, sadece rasyonel bi sekilde obzerv ederim olayi. Ama sen muhalefet olsun da ne olursa olsun zihniyetindesin, bu apacik ortada.
 
Şah İsmail Türk olsa ne yazar, Pers köpeği olmuş Türk'ü neyleyim? Feto da Türk, Apo da (anne tarafından) Türk, ona kalırsa!

Bana onlar İrancı değil Şii'ydi demeyin. Şiilik, İran'ın resmi dininden, paralel İslam'ından başka bir şey değildir. Bu bağlamda Kuzey ve Güney Azerbaycan'daki soydaşlarımızın bu paralel İran dininden kurtulup özlerine dönmeleri için Allah'a duacıyım!

(Ha sünnilik adı altında pohpohlanan da Emevilerin paralel İslamıdır. Ama Şii'lere göre yine de ehven-i şer'dir)
 
Bende cok merak ediyorum onumuzdeki 10 yil icinde ulkelrin milli gelirleri nasil olacak.
Rusya 2010larda 2,4 trilyondu. 2015te 1,8 trilyana dustu. Daha ne kadar dusecek?
Turkiye bu sikintilarla 1 trilyonu insallah yakalar.
Afrika ve Iran gelisecek diyorlar.
Ozellikle Afrikadaki cok kotu durum , kotu duruma yukseltilebilir.
Evlerde temiz su,dogalgaz imkani olmayan bir suru ulke var. Hatta Turkiyede bile gaz kullanmayan sehirler dolu.

Edit:
Kimsye hakaret etmek amacinda degilim.
Ama bin yildir ayri yasadigimiz insanlara kardesim diyoruz.
Ama bin yildir birlikte yasadiklarimizla karsilikli olarak bir turlu anlasamiyoruz. Kendimizi suclamiyorum.
Acaba hersey zannettigimiz gibi mi. Acaba utopyalarimiz gerceklesse hayal kirikligina ugrarmiyiz.
Sadece tespit.
Forumlarda, sozluklerde Turkiye ikiye bolunmus ayni dili konusan iki gurup birbirinden nefret ediyor. Iki tarafta Turk oldugunu iddia ediyor.Ikisde milliyetci veya vatansever oldugunu iddia ediyor.
Yahu siz ayni sehirlerde yasadiginiz, ayni okullarda okudugunuz, ayni dili konustugunuz, ayni filmleri seyrettiginiz, ayni adetleri , ayni danslari ,ayni kanunlar tabi oldugunuz insanlarla gecinemiyorsunuz.
Bin senedir haberiniz bile olmayan insanlarla nasil birarada yasiyacaksiniz?
Tarihteki bence en buyuk hata Turkcenin mecbur tutulmamasi. Ozellikle 18yyda baslanabilirdi.
 
Last edited:
Bende cok merak ediyorum onumuzdeki 10 yil icinde ulkelrin milli gelirleri nasil olacak.
Rusya 2010larda 2,4 trilyondu. 2015te 1,8 trilyana dustu. Daha ne kadar dusecek?
Turkiye bu sikintilarla 1 trilyonu insallah yakalar.
Afrika ve Iran gelisecek diyorlar.
Ozellikle Afrikadaki cok kotu durum , kotu duruma yukseltilebilir.
Evlerde temiz su,dogalgaz imkani olmayan bir suru ulke var. Hatta Turkiyede bile gaz kullanmayan sehirler dolu.

Rusya en az 2-3 yıl daha resesyonda, daha da uzayabilir bu süre. Tabii bu büyük GSYİH düşüşünde doların son 2 yılda tüm para birimlerine karşı değer kazanmasının da etkisi var. Yani 0.6 trilyonluk reel bir kayıp gibi düşünmemek lazım.

Bizim 2023 hedefleri de şu politik ve ekonomik ortamda gerçekleştirilebilir değil maalesef. 1 trilyon rahat yakalanır ama hedef olan 2 trilyon çok zor, ihracat hedefi olan 500 milyar da en fazla 300'e kadar zorlanabilir diye tahmin ediyorum.

(Tabii bunlar şu anki ortama göre yapılan yorumlar, politik konjonktür değişir, önümüz hiç olmadığı kadar açılırsa hedeflere ulaşılabilir. Ama şimdilik öyle bir vizyon yok önümüzde)
 
Dolarin degerlenmesi birlikte kuresel ekonomi tikandi. Rusyada sadece gelirler devalue olmadi, gelir getiren kalemlerde miktar azalmalarida var. Sadece maas ve devlet butcesi degil, reel sektor is dunyasi ticareti azaldi.
Turkiyenin lokomotifi otomotiv ve yedek parca. Yeni lokomotifler bulmak lazim. Yerli araba onun icin onemli. Korenin arabalari var. Bizden iki kati gelir sahibi Kore. Enerjiye verilen para Turkiyede kalsa zengin oluruz. Nukleer onemli.
 
Enerji konusunda son yıllarda güzel gelişmeler yaşanıyor. Beni en çok mutlu eden ve geleceğe dair umutlandıran 2 gelişmeden biri bu. Diğeri de savunma sanayiimiz tabii ki.

Gerçi enerjide bağımsızlık ve savunma sanayinde yerlilik hedeflerimizin bizi başkalarının hedefine koyan noktalar olduğunu da unutmamak lazım. Yine de pilavdan dönenin kaşığı kırılsın!
 
Russian economy can under no circumstance be compared with complex Turkish economy. Granted Ruissian export is 500 billion USD, but about 90% of Russian export consists raw materials: Look here
g65dxw34j

iuf5dqmfh

Both data from 2013: what is the likelihood of Russian economy in an age where rich and resourceful nations are becoming less and less dependant on fossil fuel? The price of fossile fuel have tripled down. Investement in renewable energy sources boomed in Europe and Turkey. Fossil oil in 2014 barrel 100 USD today barrel 30 USD, unlikely to change in the short term, with current trends in Europe and rest of the world
People are buying cars that don't burn litres, but rather save on long term investments all over Europe and world. Etc. It's pretty straightforward where things are headed at.
 
Last edited:
Rusya'da cikarilan petrolun maliyeti yuksek. 25-30 dolar cikarma maliyeti var. Arabistanda kovayi sallasan ham ve temiz petrol geliyor.
Dolayisiylavaril fiyati 100 dolar iken Rusya'nin petrol satisi 400 milyar ise geliri 400 degil 300milyar dolar.
Su andaki petrol fiyatlariyla 25e cikarip 35 e satiyorlar..
Bu seneki fiyatlarla 150 milyar dolarlik satis yapsalar, 90 milyar dolar cikarmak icin harcama yapacaklar. Butceye giren para cok az olacak.
Petrol bosuna 30 dolardan asagi inmiyor. Hepsi hesabini yapmis. Uzun vadede zararlari buyuk olacak.
 
Anadolu beyleri Osmaliya sadik kalsa Timur Bayezit'i asla yenemezdi.
Tamamiyle suvariden olusan Timurun ordusunu piyade osmanli ordusunun yenmesinin zaten imkani yoktu 2 saatte osmanli ordusunu darmadagin olmustur . Hatta timur orduyu bile yonetmemis satranc oynamistir savas esnasinda

Sah ismail Turk oglu Turktur. Meshebi sia olabilir hatta hristiyanda olabilir ? Kime ne amk ? Sah ismaile pers kopegi diyen anca yandan yemis got killaridir. Selcuklu Harzemsah Gazneli gibi buyuk turk devletleri ozaman ala pers kopegiydi hatta farsca yazan osmanli padisahlari pers kopekliginde master yapmistir.


hüsnü merdanoğlu'nun, 1999 yılında ikinci baskısı yapılan atatürkçü düşüncenin evrenselliği adlı çok önemli eserinin 102-106. sayfalarında yazılanların tam metnini, yazarından aldığımız izinle aşağıya aynen alıyoruz:

bütün tarihi kaynaklar, osmanlı devleti'nin türk ulusu tarafından kurulduğunu kanıtlamaktadır. ancak, kuruluş aşamasını tamamlayan ilk kuruculardan sonra, osmanlı padişahlarının ne denli türk oldukları kuşkuludur. çünkü, kuruluş dönemindeki koşullarda geçerli olan; komşu ülkelere saldırma ve onlardan savaş tazminatı ve ganimeti alma siyasasına dayalı olarak güçlenip zenginleştikten sonra, yatak odalarını, "harem'ler kurarak zenginleştiren padişah-halifelerin birçoğu sayesinde, ırk ve kan birliği bozulmuş olduğu görülmektedir. "...bütün kadın sultanlar, bütün padişah anaları, hep yabancı ırklardan alınan köle kadınlardan geldiler. hanedanda bu kan yabancılığı, osmanlı imparatorluğu'nun son padişahına kadar devam etti"(1)

belki bu özelliklerinden dolayı, "halife" sanlı padişahlar, bu sanın yarattığı olanaklardan yararlanarak, yönetimi altında bulunan ve özellikle "türk" kimliği taşıyan yönetilenleri tıpkı bir sürü gibi yönetmeyi yeğlemişlerdir.

henüz kuruluş dönemi olan 1466 yılında yapılan bir derlemede, "türk iti şehre gelince farisice ürer" denilmektedir.(2) osmanlı şairlerinden baki'nin, "muhteşem süleyman" olarak bilinen padişaha sunduğu bir şiirinin türkçeleştirilmiş dizeleri şöyle:

"her taç yoksulluk ve yokluk ehline baş tacı olamaz.
ey hoca türk toplumundan olanın başı kabadır.
türk, sultan olma yeteneğinden yoksundur."

yine bir osmanlı şairi olan nef'i ise; "tanrı, türke irfan çeşmesini yasaklamıştır" demiştir.
divan-ı hümayun yazmanlarından hafız hamdi çelebi 1499 yılında yazdığı şiirinde, "baban da olsa türkü öldür" nakaratını kullanmakta, üstelik bu sözün islam peygamberi hz. muhammet'e ait olduğunu vurgulamaktadır. sadece bir kıtasını yineleyelim:

"sakın türkü insan sanma.
bir an bile olsa türkle birlikte olma.
türk eline şeker olsa o şeker zehir olur.
türkün başını keserken sakın gam yeme.
baban da olsa türkü öldür."(3)

osmanlı tarihinde çok saygın bir konumu olan fatih bile, otlukbeli savaşından dönerken, elinde bıçak olan birisine ne yaptığını sorduğunda; öldürülen türkmenlerin kulaklarını keserek küpelerini topladığını öğrenmiş ve "işine devam et" demiştir.

hırvat kökenli, sadrazam kuyucu murat döneminde (1606-1611), 155.0000 insan doğranmış ya da diri diri kuyulara doldurulmuşlardır. aman dileyen insanlara kuyucu'nun yanıtı "vurun şu pis türkün başını" olmuştur. cellatların bile öldürmeye kıyamadığı çocuğu atından inerek öldüren kuyucu murat, osmanlı'nın yetkilisi, öldürülen çocuk da anadolu'nun evladı türktür. (olayı ayrıntıları ile osmanlı tarihçisi naima'dan öğrenmek olasıdır.) yavuz sultan selim'in, halifeliği zorla da olsa aldıktan sonra, yönetim ile türk ulusu arasındaki anlayış ve ideoloji ayrılığı açık şekilde çelişmiştir. yönetime dayalı şeriatçı anlayış üst yönetime egemen olur iken, anadolu'da yaygın olan alevilik sayesinde türk dili kendini koruma olanağı bulmuştur. yönetimin anadolu'yu dil unsuru aracılığıyla araplaştırmasına ve acemleştirmesine karşı olan bu halk, yok edilmek istenmiştir. bu nedenle anadolu'da öldürülen türk sayısı, yavuz sultan selim zamanında 40.000 kadardır. bu gerçek osmanlı imparatorluğu'nun türk halkından koptuğunun açık bir kanıtıdır.(4)

osmanlı tarihçisi naima aynı bilinç içinde şöyle yazmaktadır: "türkmen çözülüp gitmesi yamandır, cem-ü iltiyamına derman yok." yani, türk ulusu ve unsuru öylesine eriyip çözülecektir ki, bir daha birleşmesinin ve bütünleşmesinin ilacı ve dermanı olmayacaktır.

osmanlı tarihçisi naima "tarihi"nde türkler için; nadan (kaba) türk, idraksiz türk, hilekâr türk ifadelerini kullanmaktadır.(5)

aslında türkler hakkındaki kötü yargılar selçuklulardan beri yaygındır. örneğin, selçuklu yazar aksaraylı kerimeddin mahmud, şunları yazmıştır: "hunhar türkler, köpek ve kurt gibidirler, ellerine fırsat geçerse yağmayı ganimet bilirler, fakat düşman kuvvetleri gelirse kaçarlar."(6)

osmanlı düşüncesinde, "kavmi necip" olarak görülen araplar karşısında türk ulusu aşağılanmıştır. 1912 yılında sebilürreşt dergisinde çıkan bir yazıda; "türk" deyiminin kullanılması, dinsizlik, kâfirlik sayılıyordu. "türk hükümeti", "türk ordusu", "türk ülkesi" deyimlerinin osmanlı halkı üzerinde rahatsızlık yarattığı biliniyordu. 1913 tarihli "mecmuai ebuzziya" dergisinin 94. sayısında; "bizim türklüğümüz sembolizmden başka bir şey değildir. bizler yani türkler müslümanlık içinde erimişizdir. türk falan değil, sadece müslümanız. buharalı hanlar bile kendilerini türk saymazlar. zira onların cetleri de vaktiyle türkistan'ı zaptetmiş olan araplardan başka bir şey değildir," demekle, kendisini ve anadolu'da yaşayan bütün insanların kimliğini inkâr ediyordu. üniversite profesörlüğü de yapmış olan ahmet naim, 1913 yılında yazdığı "islam'da davai kavmiye" adlı kitabında, türke karşı savaş açmış ve "türkün geçmişini bilmesine ve öğrenmesine lüzum ve ihtiyaç yok... gerekli olan şeriatı öğrenmektir," demiştir. 1919-1920 yıllarında şeyhülislamlık görevine getirilmiş ve padişahla birlikte ülkeden kaçmak zorunda kalmış olan mustafa sabri efendi ise, türke türklük benliği vermek isteyenlere "soysuzlar" yakıştırmasında bulunmuştur.(7)

bu tutum ve koşullar içerisinde "türk" kimliği, yönetimin merkezi olan istanbul'dan uzak, savaştan savaşa asker toplamak için anımsanan, anadolu köylerinde kapalı bir kültür içinde dili ve töreleri ile yaşamıştır. zaman içinde "türk" yöneticisine o denli yabancılaştırılmış ki, kimi kez "osmanlı efendisine türk' demek hakaret sayılmış", "türk" sözcüğü, anadolu köylüleri için kullanılır olmuştur.(8)

istanbul alındıktan sonra, osmanlı yönetiminde, devletin en yüksek yürütme organları türke kapalı tutulmuş, devlet adamlarının yetiştirildiği enderun okullarına türkler alınmamışlardır.(9) istanbul'un alınmasından 4. murat'ın ölümüne dek geçen 187 yıl içinde, devşirmelerden 66, türk kökenlilerden de 10 kişinin sadrazamlığa atandığını, aynı dönemde devşirmelerin toplam 167 yıl, türk kökenli sadrazamların da 17 yıl görev yaptığı(10) gerçeği, türklere yaklaşımı gösteren ayrı bir kanıttır. padişahlar, yakın korumalarını da hep devşirme (kul-köle) olanlardan seçmişlerdir.

osmanlı yönetiminin bu tutumuna karşın halk da kendi arasında birlik ve beraberlik içinde değildi. 12. yüzyıl ortalarında ahmet yesevi'nin kurduğu; türk geleneğini, dilini ve kültürünü şamanlık ile bütünleştiren (bektaşilik gibi) tarikatlar anadolu'da yayılmaya başladı. bir taraftan yesevi yanlısı ve türk kimliğini taşıyan tarikatlar yayılır iken, öte yandan da, sünni iran kültürünü benimseyen nakşibendi tarikatı, yeniliklere karşı koyma alışkanlığını güden zeyni tarikatları ve fars diline önem verdiği için daha çok aydınlar (!) arasında yayılan mevlevilik, yaygınlık gösteriyordu. bu tarikatlar içinde, türk kökenli olanları, doğal olarak arap kültürü görmüş olan medreselilerce aşağılanmaya çalışıldı. bu koşullar altında türk halkı kendi yurdunda aşağılanmış oldu. "kaba türk", "anlayışsız türkler", "pis türkler" gibi önyargılar dönemin özelliklerinden oldu.(11)

osmanlı yönetiminde türke yaklaşım o denli aşağılayıcıdır ki, o günlerden kalan aşağıdaki şiir bu yaklaşımı özetlemektedir:

"türk değil mi, merzifon'un eşeği,
eşek değil, köpekten de aşağı."

osmanlı'nın bu yaklaşımına türkün verdiği yanıt, bir şiirin dizelerinde şu şekilde yer almıştır:

"şalvarı şaltak osmanlı
eğeri kaltak osmanlı
ekmede yok biçmede yok
yemede ortak osmanlı"(12)
kendi yöneticilerinin bu tutumu karşısında, yabancılardan da olumlu yorum beklenemezdi. yabancılar, türkleri "yaklaşık 1000 yılına kadar arapların esiri olan türkler dağ insanı niteliğinde bir kavimdir"(13) şeklinde yorumluyorlardı.

ulusçuluğun etkisi ile etnik kökenlilerin, osmanlı yönetiminden birer birer ayrılmaya başladığı 19. yüzyılın ilk yarısında hatta sonlarında bile, osmanlı yönetiminin türke olan yaklaşımı değişmemişti. 1874 yılında "dünya tarihi" kitabının yazarı, askeri okullar bakanı süleyman paşa, "osmanlı devletin adıdır, milletimizin adı türktür" görüşünü savunmasına karşın, bu düşüncesini kendi kitabında bile kullanmaya cesaret edememişti.(14)

koçu bey, 4. murat'a sunduğu risalesinde (küçük kitap) türkler hakkında şunları yazıyordu: "...mezhebi bilinmeyen şehir oğlanı, türk, çingene, tatar, kurt, ecnebi, laz, yörük, katırcı, deveci, hamal, ağdacı, yol kesen, yankesici ve diğer çeşitli kimseler..."

"harem-i hümayuna kanuna aykırı olarak türk ve yörük, çingene, yahudi, dinsiz, mezhepsiz, nice kallaş ve ayyaş şehir oğlanları girer oldu." bu sözler yazılıp türk olduğu söylenen padişaha veriliyordu.(15)

abdülhamit'in araplara ve islamiyete dayanan siyaseti, türkü, türkçüleri baş düşman olarak görmekteydi. onun zamanında "türküm demek, türkten söz etmek büyük suçtu".(16) devletin dayandığı kendi halkına bu denli yabancılaşmasından olsa gerek, osmanlı devletinde kamu ile ilgili belgelerde, türkçe sözcüğe 1876 anayasasına değin rastlanmadı.(17) zaten, dini ile dilini de değiştiren bir ulusa osmanlı devletinden başka yeryüzünde rastlanmamıştır.

osmanlı yönetimi, kendilerini türk olarak görmedikleri için, türk kökenliler "azınlık" konumunda kaldı. 1897 tarihinde, bir ingiliz gezgini şunları söylüyordu: "türk adı nadiren kullanılır, onun iki yolda kullanıldığını işittim; ya bir ırkı ayırt eden deyim olarak, örneğin bir köyün 'türk' veya türkmen' olup olmadığını sorarsın, ya da bir hakaret deyimi olarak, örneğin ingilizce söyleyeceğin 'eşek kafalı' anlamında, 'türk kafa' diye homurdanırsın."(18)

aynı yıllarda, türk-yunan savaşı ortamında şair mehmet emin'in yayımladığı kitapta, "ben bir türküm dinim cinsim uludur" dizeleri yer alıyordu. ancak, üstünlüğü kanıtlamak için şiirler yeterli değildi. kendi yöneticisi tarafından aşağılanan, üst üste gelen yenilgiler sonucunda benliğini, kişiliğini yitiren ve varlığını yitirmek üzere olan türk halkı tarihin en zor dönemini yaşıyordu.

yabancıların türk imgesi ise osmanlı'nın, türke yaklaşımından farklı değildi. türkologlara göre türkler; insanlar arasında anlayış bakımından sonuncudur. inançtan ötesini kavrayamazlar; anlamaya da çalışmazlar... islam dininin türkler üzerindeki etkisi iyi sonuç vermemiştir. türkler, müslüman asya'nın avrupa'ya karşı savaşan askeri oldu. müslümanlık, türk dehasına ters düştü. islam, bu "yarı çinliler"den "acımasız iranlılar" yarattı.(19)

türk aydınının durumuna gelince; çok az sayıda olsa da uyanma belirtileri başlamıştı. bunlar arasında en önemlisi ziya gökalp adını taşıyor.

"sorma bana oymağımı boyumu,
beş bin yıldır millet gibi yaşarım...
deme bana oğuz, kayı, osmanlı,
türküm, bu ad her unvandan üstündür,"

diye haykırıyordu.
öte yandan, özgür düşüncenin olmadığı bir ortamda, kendi ulusal çıkarlarını savunma olanağından yoksun olan bir avuç kişi yurt dışında özgürlük arıyorlardı. bu aydınlar, yurt özlemi ile, ülkelerinden aldıkları yüz kızartıcı haberlerin ve kötü gelişmelerin ezikliği içindedirler. onlardan birisi, o günlerin koşullarını, şu duygusal satırlarla günümüze aktarmaktadır: "bir mayıs sonu ya da bir haziran başı idi. bağımsız fakat, bütün kalbiyle ittifak devletlerinin zaferini kutlayan bir avrupa şehrinde, başım eğik, gözlerim yaşlı dolaşıyorum. yüreğim bir derin uçurum, kafam bir cehennemdir. ...gün geçmiyor ki, bir mağazada bir lokantada türk olduğum anlaşılınca acı bir alay edilme veya ağır bir hakaretle karşılaşmayayım. ...lakabımız 'makak'tı. (bir çeşit şempanze maymun türü). ... gönül verdiğimiz genç kızlar türklüğümüzü sezince bizden iğrenip kaçıyordu.

işte, o şehrin bu cehennem atmosferi içinde, bir gün yılgın ve çekingen dolaşırken, gözlerim, ansızın, bir gazete satıcısının sergisinde, bir sürü gazete adı ve başlıkları arasında, iri harflerle dizilmiş şu satırlara ilişiverdi: 'bir türk generali itilaf kuvvetlerine karşı yeniden harbe hazırlanıyor.' titreyerek gazeteyi aldım. yürürken okuyorum; 'mustafa kemal paşa isminde bir türk generali.' "(20)
işte o mustafa kemal önce bölgesel sonra ulusal toplantılarla türke türklüğünü, dünyaya insanlığını anımsatacak uğraşısını başlatmadan önce geldiği istanbul'dadır.

ancak biz başa dönerek, osmanlı yönetiminin birinci derecede yöneticisi konumunda olan padişahların kökenlerine bir kez göz atalım. böylece, 3. padişah olan 1. murat'tan başlayarak padişah analarının kökeni öğrenilecek, türk ulusunun kanı ve canı üzerine kurulan saltanata karşın, türke düşman oluş nedeni daha iyi anlaşılacak, "ecdat" özlemi çekenlerin "ecdatları" daha iyi tanınmış olunacaktır.

dipnotlar:
1) şevket süreyya aydemir, makedonya'dan... c.2, s.440.
2) burhan oğuz'dan aktaran, şakir keçeli, a.g.y., s. 118.
3) aktaran, şakir keçeli, a.g.y., s. 121.
4) çetin yetkin, türk halkı... s.161.
5) naima mustafa efendi, tarih-i naima, türkçeleştiren: zuhuri danışman, istanbul, c.1, s.168, 238, c.2 s.536. c.3, s.1180, c.4 s.169.
6) aktaran, çetin yetkin, a.g.y., s.12.
7) mustafa coşturoğlu, a.g.y., s.278, 279.
8) bozkurt güvenç, türk kimliği, s.22, 23, cahen'den aktaran, bernard lewis, modern türkiye'nin doğuşu, s.1.
9) hikmet bayur, a.g.y., s.15.
10) hikmet bayur, a.g.y., s.17.
11) özer ozankaya, türkiye'de laiklik, istanbul, 1990, s. 253.
12) özer ozankaya, a.g.y., s.121.
13) warshew'den aktaran, bozkurt güvenç, a.g.y., s. 311.
14) bozkurt güvenç, a.g.y., s.26.
15) aktaran, çetin yetkin, a.g.y., s.145.
16) esat kamil erkut, a.g.y., s.63.
17) m.rauf inan, atatürk'ün evrenselliği, önder kişiliği, eğitimci kişiliği ve amaçları, ankara, 1983, s.198.
18) ramsay'dan aktaran, bernard lewis, a.g.y., s.331.
19) türkoloji uzmanı cahun'dan aktaran, bozkurt güvenç, a.g.y., s.308.
20) yakup kadri karaosmanoğlu, atatürk, istanbul, 1971, s.24, 25

HA unutmadan dogu anadoludan Turkleri surup kurtleri oraya yerlestirende sani buyuk osmanlidir.:undecided:
 

Country Latest Posts

Back
Top Bottom