Killuminati
SENIOR MEMBER
- Joined
- Dec 5, 2010
- Messages
- 2,412
- Reaction score
- 1
- Country
- Location
Büyükşehir görünümlü eyaletleşme yasası, 16 gün sabahlara kadar süren mesai ve tekme tokatlarla Meclisten geçti. Muhalefetin cılız tepkileri ancak zabıtlara kayıt oldu
Son pişmanlık fayda etmez
Türkiyeyi fiilen eyalet düzenine oturtacak Büyükşehir Belediye tasarısı, Mecliste son gün kavga görüntüleri eşliğinde yasalaştı. Böylece terörle mücadele yerine müzakereyi seçen Başbakan Erdoğan ile PKKnın danışıklı dövüşünde önemli bir eşik daha aşılmış ve örgütün ısrarlı bir talebi daha yerine getirilmiş oldu.
Eyalet tablosuna son fırça
İktidarda olduğu 10 yılda Türkiyeyi planlı ve adım adım dönüştüren; kalkınma ajanslarından istinaf mahkemelerine, hukuki ve idari her türlü düzenlemeden eyalet kadrolarının stajına kadar hiçbir ayrıntıyı atlamayan AKP iktidarı, hazırladığı tabloya Büyükşehir Belediye yasası ile son fırça darbelerini de indirmeye başladı.
Muhalefet, figürana döndü
PKKnın demokratik özerklik talebini fiilen hayata geçirecek yasa ile aynı anda başkanlık için de düğmeye basılırken; muhalefetin tepkisi, zabıtlara kayıt olmaktan öteye gidemedi. Trajik sonuçları olacak tasarının yasalaşmasını önlemek için ağır eleştiri dışında bir formül üretemeyen muhalefet de tarihi sorumluluğa ortak oldu.
Büyükşehir görünümlü
eyalet tasarısı da tamam!
Bölünmenin yoluna taş döşeyen AKP, federasyonun önemli parçası olan Belediye Kanununu Meclisten geçirdi. Terörle mücadele yerine müzakereyi seçen Başbakan Erdoğan, PKKnın isteklerinden birini daha yerine getirdi
Türkiyeyi bölüp eyalet sistemine götürecek olan federasyon yasasının önemli parçalarından biri olan Büyükşehir Belediye Kanunu Tasarısı, 16 gün sabahlara kadar süren mesai ile yasalaştı. Böylece terörle mücadele yerine müzakereyi seçen Başbakan Tayyip Erdoğan ile PKKnın danışıklı dövüşü ne bir adım daha yaklaşılmış ve terör örgütünün malum isteklerinden biri daha yerine getirilmiş oldu. Kanuna göre, Aydın, Balıkesir, Denizli, Hatay, Malatya, Manisa, Kahramanmaraş, Mardin, Muğla, Tekirdağ, Trabzon, Şanlıurfa ve Van büyükşehir belediyesi oldu. AKP, böylece kalkınma ajanslarından istinaf mahkemelerine, hukuki ve idari altyapı çalışmalarından eyalet kadrolarının stajına kadar icraatlarını tamamladı.
YENİCAĞ, bilindiği gibi Türkiyenin bölünmesinin yolunu açabilecek gidişatı sürekli olarak manşetinden duyurmuş, İl Özel İdareleri, Petrol ve Kamu Yönetimi yasalarıyla eyaletleşmeye zemin hazırlayan, İstinaf Mahkemeleri ve Kalkınma Ajansları ile iktidarın iç güvenliği değiştireceğini, ardından da eyalet sisteminin hayata geçirileceğini yazmıştı.
Maskeyi düşürmüştük
YENİÇAĞ, 11 Aralık 2004te Eyalet Bombası başlığıyla Başbakan Erdoğanın Türkiyenin eyaletlere bölünebileceğini, 12 Haziran 2006da İşte Eyaletler manşetiyle 12 bölgeli federalizmin gerçekleşeceğini, 23 Kasım 2006da Eyalet Yasası yürürlükte başlığıyla ABnin dayattığı federalizm Kalkınma Ajanslarıyla devreye girdiğini, 31 Mart 2007de İşte eyaletin ilk temeli başlığıyla Hükümet kurulurken ABDye verilen eyalet sözünün tutulduğunu, 7 Eylül 2007de Osmanlıya dönüş başlığıyla AKPnin istinaf mahkemeleri için eyalet merkezlerini seçtiğini ve 10 Aralık 2010da da Türkiye federal sistemi inceledi başlığıyla Adalet ve İçişleri Bakanlığı yetkililerinin ABDde eyalet sistemini incelediğini duyurmuştu.
Ülke tehdit altında
Kurulan istinaf mahkemelerinin parası AB tarafından karşılanırken, bu sefer de staj dönemi başladı. Aralık 2010da aralarında yargıç ve müsteşarların bulunduğu Türk bürokratlar, ABDye giderek eyalet stajı görmüştü. 2011 Ocak ayında ise sıra kaymakamlara geldi. İçişleri Bakanlığı Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı bünyesinde, Amerikan yönetim sistemini yerinde görmek ve uygulamaları incelemek amacıyla Türkiyeden 35 kaymakam ve vali yardımcısı Amerikaya gitti. ABDnin federal sistemini inceleyen heyet, şeriflerle de görüşmeler yaptı. Bunu başka heyetler de izledi. Bütün bu gelişmeleri adı adım duyuran YENİÇAĞ ülkenin nasıl bir tehdit altında olduğu konusunda uyarılarda bulundu, YENİÇAĞın haklılığını bir kez daha kanıtlandı.
Anayasayı AKP+BDP
birlikte değiştirecek
Cüneyt Ülsever, 15 Mayıs 2012de yazdığı, Anayasayı AKP+BDP Değiştirecek başlıklı yazısında AKP ve Erdoğan Başkanlık sistemini istiyor. BDP kendisine Güneydoğuda göreceli bağımsızlıkkazandıracak demokratik özerklikpeşinde. CHP ve MHP ise her ikisine de şiddetle karşı demişti. Ülseverin bu konudaki yazısı şöyle: Erdoğanın Kürt meselesinde şahinleşmesine bakmayın. O şimdilik Kürt açılımı ile içine düştüğü bataklıktan çıkmaya çalışıyor. AKP istediğini alabilmek için kendisinden isteneni vermek zorunda kalacak. BDPnin de merkezi yönetim ile ilgili iddiası yok. Onun derdi Güneydoğuda hükümranlığını tesis etmek. Türkiyeden tam olarak kopmadan elde edilecek demokratik özerklik pekâlâ işini görür. Şu an için bağımsız bir Kürdistan talep etmek fazla akıl işi değil. AKP+BDP Anayasa değişikliğini birlikte referanduma götürebilirler.
Öcalan özerklik istemiş
Erdoğan destek vermişti
Teröristbaşı Abdullah Öcalanın, 2007 yılında İmralıdan avukatları aracılığı ile tartışma açılması talimatı verdiği demokratik özerklik projesine Başbakan Tayyip Erdoğandan da açık destek gelmişti. Başbakan Tayyip Erdoğan, Amerika Birleşik Devletlerindeki (ABD) başkanlık sisteminin Türkiye için faydalı olacağını dile getirdikten birkaç gün sonra, bu kez de sistemin temelini oluşturan valilerin seçimle gelebileceği düşüncesini ortaya atmıştı.
Yargı kararlarından rahatsız
Başbakan Erdoğan, ABDdeki başkanlık sisteminin çok başlılığı ortadan kaldırdığına da vurgu yaparak, Bizde bir vali ataması üç kez gidip geliyor. Orada seçimle geliyor demişti. Erdoğan, ABD örneğini vererek şunları söylemişti: Başkanlık sistemini parlamentoyu dışlayan bir sistem olarak görmüyorum. Orada farklı düşünüyorum. Başkanın her dediği olacak diye bir şey yok. Aksine orada ikili bir parlamento var. Hem Temsilciler Meclisi, hem Senatodan geçecek. Mesela başkan harcamaları Senatodan geçiriyor. Bizde ise bütçe Meclisten geçerken izin alıyoruz. Sonra bir daha parlamentoya uğramıyoruz. Başkanlık sistemi, çok başlılığı ortadan kaldırıyor. BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da, 21 Ocak 2011de Ankaranın yetkilerinin, bölge meclislerine verilmesinin altını çizerek Başbakan Erdoğanı tasdik edercesine, Kaymakamlar ve valiler de seçimle gelmeli, halk seçmeli. Yeni anayasa bunları gözetmek zorunda. Kendi yerelinde kendi yönetim olmalı. Şimdiki yönetimi halk istemiyor. Yönetimde halkın sözü yok, denetimi yok. Yönetim ne kadar halka yakın olursa, denetim ve söz hakkı olacaktır. Halkı, kendi kararları yönetsin sözleriyle gündeme damga vurmuştu.
Bölücü yasa için önce Köşk, sonra Yüksek Mahkeme
AKP, Türkiyeyi eyalet sistemine götürecek olan Büyükşehir Yasa Tasarısını TBMMden geçirirken, CHP Cumhurbaşkanı Abdullah Gülü ziyaret etme kararı aldı. Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, Köşk, yasayı onaylarsa Anayasa Mahkemesine gideriz dedi. CHPli Gürsel Tekin ise Gece yarısı operasyonu ile iktidarın talepleri üzerine yasa hazırlanmış. Bunu kabul etmek mümkün değil. Umut ediyorum Sayın Cumhurbaşkanı da kabul edilemez bu uygulamaya ciddi bir şekilde tavır alır diye konuştu. MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural da, Cumhurbaşkanının yasayı veto etmesi gerekir. Cumhurbaşkanına görevini ve yerini hatırlatacağız. Parmak çoğunluğunun iradesinin vicdan, hukuk, etik tanımadığını bütün millet görsün. BDP, Kandil ve İmralı ile uzlaşma arayışı içinde olan AKP maalesef MHPnin endişelerini ve önerilerini görmezden geldi dedi.
CHPli Aydın Belediyesinden
şaşırtan açıklama
13 ilde Büyükşehir Belediyesi kurulması yasasının kabulüyle büyükşehir statüsüne kavuşan Aydının CHPli belediye başkanı Özlem Çerçioğlu, büyük mutluluk yaşadıklarını söyledi. Kentin büyükşehir belediyesi olmayı yıllar öncesinden hakettiğini, yasal düzenlemeyle birlikte bu hakka sahip olduklarını belirten Çerçioğlu, Kentimiz için çok iyi olacağını düşünüyorum ancak büyükşehir olduktan sonra kimsenin elinde sihirli değnek yok. Her şey çok güzel olacak diye de bir beklenti içine girilmemeli. Büyükşehirle birlikte imar tek elden yapılacak, bu yönü pozitif. Arkadaşlarımız şu anda bütün çalışmalarını yapmış, bitirmiş durumda. Bütün projelerimiz hazır diye konuştu. Vatandaşlar da kentin büyükşehir olmasıyla birlikte aldıkları hizmetin fazlalaşacağını belirterek, Hizmetler artık daha hızlı gelecek. Kentimizin nüfusu daha da artacak. Biz esnaf olarak daha çok müşteri toplarız diye düşünüyoruz dedi.
Hatay sokakları mezheplere göre
ayrıştırıldı iddiası
CHP Bursa Milletvekili Aykan Erdemir, yasalaşan Büyükşehir Belediye Kanununun halkı ayrıştıracağını iddia ederek, Büyükşehir canavarı, Hatay ilinde mevcut ilçe sınırlarını değiştirir ve yeni ilçeler kurarken, mahalleleri mezhep esasına göre ayrıştırmaktadır. Benzerlerine ancak Nazi Almanyası ve Apartheid Güney Afrikasında rastlanılan bu utanç verici tecrit politikası bir insanlık ayıbıdır, bir insanlık suçudur dedi. Erdemir, Nazilerin Varşovada oluşturduğu bir getto haritası nı da basına göstererek, Gerrymander Canavarına benzerliğiyle dikkat çeken bu resim, Nazilerin Varşovada oluşturduğu tecrit bölgesinin haritasıdır. Hastalıklı bir diktatör, 4 kilometrekareden küçük bir gettoda 400 bin Yahudiyi tecrit etmiştir. Bu getto, insanları inançlarına, siyasi görüşlerine ve yaşam tarzlarına göre ayrıştırma takıntısında olan ve günümüzde Hatayda bir kez daha hortlayan zihniyetin eseridir diye konuştu.
Demokratik özerklik
hani ABD dayatmasıydı
Kapatılan DTPnin, Öcalanın ortaya attığı demokratik özerklik projesi olarak adlandırdıkları, Türkiyenin federasyonlara bölünmesini öngören 2007deki kongre kararlarını Türkçe, Kürtçe ve İngilizce bastırıp 29 Ekim 2009da vekillere dağıtması Mecliste olaylara neden olmuştu.
Hangisine inanalım!
DTP ve PKKnin sembolü sarı-kırmızı-yeşil renkli bezemeleriyle dikkat çeken ve Türkiyenin temelde federasyonlara bölünmesini öngören kitapçığa CHP ve MHP milletvekilleri tepki göstermişti. Öcalanın tartışmaya açılması talimatını verdiği özerklik projesi Türkiyenin 20-25 özerk bölgeye ayrılmasını öneriyor. Proje, Yerel ve bölgesel özerk yapıların önünün açılmasını, her bölgenin kendi bayraklarının ve kendine ait sembollerin ve renklerin kullanılması nı içeriyordu. CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, 1993te Erdoğan il başkanıyken Başkanlık sistemi ABD emperyalizminin dayatmasıdır dediğini hatırlatarak tepki göstermişti. İnce, Kayıtlar ortada. O zamanki Recep Beye mi inanacağız şimdiki Recep Beye mi inanacağız. Bu başkanlık sistemi değil sultanlık sistemi olur demişti.