What's new

Happy... 23 April National Sovereignty and Children's Day!

Joined
Apr 22, 2013
Messages
4,224
Reaction score
-9
Country
Turkey
Location
Turkey
''
sehidin-cenazesinde-minik-oglu-oyun-oynadi-8013252_x_8970_o.jpg

''
The source: https://www.haberler.com/sehit-astsubayi-adana-da-son-yolculuguna-8013252-haberi/


''

57189d78c03c0e3330f69ab1.jpg




23 NİSAN ÇOCUK BAYRAMI VE ATATÜRK GERÇEĞİ

Atatürk’e göre “Vatanı korumak çocukları korumakla başlar”, “Çocukları her türlü ihmal ve istismardan korumalı ve onlar her koşulda yetişkinlerden daha özel olarak ele alınmalıdır.” Yine Atatürk’e göre “Çocuk sevgisi bir ihtiyaçtır”. İşte bu nedenledir ki hiç çocuğu olmayan Atatürk, çok sayıda manevi evlat sahibi olmuştur. Ve yine bu nedenledir ki, TBMM’nin açıldığı 23 Nisan’ın aynı zamanda “çocuk bayramı” olmasını kabul etmiştir. 23 Nisan, Atatürk’ün hamiliğini yaptığı bir Cumhuriyet kurumu olan Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin öncülüğünde zamanla önce fiilen, sonra resmen bir “çocuk bayramı”na dönüşmüştür. 23 Nisan 1926 tarihli Milliyet gazetesinde Himaye-i Etfal Cemiyeti Başkanı Fuat Bey’in şu açıklaması yayınlanmıştır: “Bugün çocuk günüdür, yani istikbale ve istiklale ait bir gündür. Cumhuriyet hükümetimiz bu günü çocuklara tahsis etti.” Atatürk’ün yaveri Cevat Abbas Gürer de Güneş Kulübü adına Tepebaşı Tiyatrosundaki 23 Nisan kutlamasında yaptığı konuşmada Atatürk’ü, “23 Nisan’ın validi (babası)” diye adlandırmıştır.


5718b829c03c0e3330f69dd3


İLK MİLLİ BAYRAM

23 Nisan, ilk defa 1921’de çıkarılan bir kanunla “Hâkimiyet-i Milliye Bayramı” ilan edilmiştir. Bu, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk milli bayramıdır. Bu bayram yurdun birçok yerinde resmi ve özel kuruluşların, halkın ve öğrencilerin katılımıyla coşkuyla kutlanmıştır. 1922’de Ankara’daki 23 Nisan kutlamalarına öğrencilerin de katılması ayrı bir coşku yaratmış bunun üzerine “Mustafa Kemal’in de desteğini alan Himaye-i Etfal Cemiyeti yöneticileri, 23 Nisan 1923’te cemiyet adına yardım toplamaya başlamışlardır.” Yetim ve öksüz çocuklar için kurulan bir cemiyetin 23 Nisanlarda yardım toplamaya başlaması ve yardım amaçlı rozetlerin çocuklar tarafından satılması 23 Nisan’da çocukları daha da ön plana çıkarmıştır. “Reisi Cumhur Mustafa Kemal Paşa’nın da bu faaliyetlere destek vermesi ile” 23 Nisan 1925 yılında “çocuk günü” olarak, 1926’dan itibaren ise “çocuk bayramı” olarak görülmeye başlanmıştır. 23 Nisanlar resmi olarak “Hâkimiyet-i Milliye Bayramı” adıyla kutlanmaya devam etse de fiilen “çocuk bayramı” olarak da kutlanmıştır. Hükümet, 23 Nisan 1923 “Hâkimiyet-i Milliye Bayramı” kutlamalarında protokolde Himaye-i Etfal Cemiyet-i Başkanı Dr. Fuat Bey’e yer vererek, cemiyete, çocuklara ve fiilen kutlanan bu çocuk bayramına ne kadar çok önem verdiğinin göstermiştir. 1924’ün 23 Nisan kutlamalarında Himaye-i Etfal Cemiyeti’ni, yani bir anlamda çocukları Atatürk’ün eşi Latife Hanım temsil etmiştir.

57189e06c03c0e3330f69abc



İLK ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMALARI 1927 YILINDA BAŞLADI

İlk kapsamlı “çocuk bayramı” kutlamaları 1927 yılında yapılmıştır. Himaye-i Etfal Cemiyeti, 1927’deki 23 Nisan Çocuk Bayramı kutlamalarına büyük özen göstermiştir. Cemiyetin seçtiği dört kişilik bayram kutlama heyeti her şeyi en ince ayrıntısına kadar planlamıştır. Öyle ki oyuncakların kullanımına ilişkin talimatnameler ve hatta çocukların kullanacağı atlıkarıncanın işletilmesine ilişkin 10 maddelik bir tamim bile hazırlamıştır. “Gürbüz Türk Çocuğu” dergisinin 23 Nisan 1927 tarihli sayısı “Çocuk Gününe Mahsus Fevkalade Nüsha” adıyla yayınlanmıştır. Bu sayıda Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin çocuk davası hakkında bilgiler, yurtta çocuk bayramının nasıl kutlanacağına ilişkin açıklamalar ve fotoğraflar yer almıştır. Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin 23 Nisan 1927 Çocuk Bayramı kutlamaları için hazırladığı programa göre süslü otomobillerle ve bando eşliğinde çocuk sarayına götürülen çocuklar, oyun bahçesinde ve tören alanında gönüllerince eğlenmişlerdir. Ayrıca gece de çocuklar için fener alayı, yarışmalar, sergi, müsamere ve çeşitli eğlenceler düzenlenmiş ve geleneksel hale getirilen çocuk balosu yapılmıştır. Bu baloda çocuklar için oyuncaklar, yiyecekler hazırlanmış, çocuklar da şiirler ve marşlar okuyarak çeşitli dans gösterileri yapmıştır. Öğrenciler de okullarında sınıflarını bayraklarla, süslerle donatmış, törenlerde şiirler ve marşlar okuyup devlet büyüklerini ziyaret etmişlerdir. Sadece Ankara’da değil diğer illerde de benzer programlar düzenlemiştir.


5718a40dc03c0e3330f69b5c


BUGÜNÜN ÇOCUKLARI YARININ BÜYÜKLERİ

Atatürk çocuk bayramlarında Türk Ocağı binalarını, Halkevlerini ve Gazi Orman Çiftliği’ni çocuk şenliklerine ayırmıştır. 1927 yılı çocuk bayramı dolayısıyla Gazi Orman Çiftliği’nde ziyafetler verilmiş, çocuk konulu piyes, temsil ve gösteriler hazırlanıp Halkevlerinde gösterilmiştir. 22 Nisan 1927’de Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin, Hâkimiyet-i Milliye ve Milliyet gazetelerinde yayımlanan bildirisinde şöyle denilmiştir: “Büyük Gazimiz çocuklarımızın 23 Nisan Bayramı’nı daha şerefli, daha sevinçli geçirmelerine vesile olacak büyük bir jestte bulunmuşlardır. Mustafa Kemal Paşa otomobillerinden birini törenlerde çocuklara tahsis etmiş ve Cumhurbaşkanlığı bandosunun çocuk sarayında, çocuk bayramı için görev yapmasını sağlamıştır. Şimdiye kadar Türk çocukları, devletin üst düzey yöneticilerinin hiçbirinden bu derece şefkat ve sahiplenme görmediklerinden bu saadete nail olan çocuklarımız ne kadar övünse ve sevinse yeridir.” 1927’deki 23 Nisan Çocuk Bayramı kutlamalarına büyük ilgi gösteren Atatürk, o gün sadece bir otomobilini ve Riyaset-i Cumhur Orkestrası’nı çocuklara tahsis etmekle kalmamış, o gece Ankara Evkaf Oteli’nde düzenlenen Himaye-i Etfal Cemiyeti Balosu’na da katılarak çocuklara ve 23 Nisan Çocuk Bayramı’na ne kadar çok önem verdiğini göstermiştir. O baloda çocuklara 10.000 lira yardım toplanmıştır.


571899f9c03c0e3330f69a0b


Milliyet, 22 Nisan 1927: “23 Nisan Çocukların Günüdür. Çocuklara karşı içtimai vazifelerini ihmal edenlere bugün ihmallerinin tamiri çarelerini aramalıdırlar.” Haberin devamında Atatürk’ün bir otomobilini ve Riyaseti Cumhur Orkestrası’nı çocuklara tahsis ettiği anlatılıyor.

“BEN ÇOCUK HAFTASINI, ÇOCUKLARA HÜRMET EDİLMESİNİ TEMİN İÇİN MEYDANA GETİRDİM”

Cumhurbaşkanı Atatürk gibi Başbakan İsmet Paşa da 23 Nisan Çocuk Bayramı’na ilgi göstermiştir. İsmet Paşa, ziyaret etmek için köşklerine gelen çocukları tebrik ederek kendilerine sıhhat ve afiyet temenni etmiştir. 1926’dan beri ülkenin her tarafında çok coşkulu törenlerle kutlanan çocuk bayramı 1929’da çocuk haftası adıyla 7 güne çıkarılmıştır. Benoit Mechin, “Kurt ve Pars” adlı eserinde Atatürk’ün, “Ben çocuk haftasını, çocuklara hürmet edilmesini temin ve onların zaafından yararlanarak çok defa yapıldığı gibi onlara eziyet ve hayvan gibi muamele edilmesini önlemek için meydana getirdim. Bu tedbirim, milletin geleceğine karşı gösterilen bir saygı olarak görülmelidir.” dediğini aktarmıştır. Maarif Teşkilatı da çocuk haftası etkinlikleri çerçevesinde okulları tatil ederek tüm öğrencilerin kutlamalara katılmasını sağlamıştır.​

571899f9c03c0e3330f69a09

İsmet Paşa ve Fuat Umay

23 Nisanlarda çocuklarımızın temsili olarak bazı makamlara oturmaları ve yurdun değişik yerlerinden Ankara’daki törenlere katılan öğrencilerin Ankaralı ailelerin yanında misafir edilmesi uygulamaları da 1929’da başlatılmıştır.

571899f9c03c0e3330f69a0f


23 Nisan 1929 tarihinde Ankara Palas’taki Çocuk Balosu’na katılan Atatürk, İsmet İnönü’nün oğlu Ömer’le birlikte

23 Nisan 1929’da öğleden sonra Ankara Palas’ta verilen çocuk balosuna Cumhurbaşkanı Atatürk, TBMM Başkanı Kazım Paşa, Başbakan İsmet Paşa ve Bakanlar Kurulu üyeleri katılmıştır.​

57189e7bc03c0e3330f69acd


Ankara Palas’ta Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin çocuk balosunda. (23 Nisan 1929)

Arşiv belgeleri de Hükümetin 23 Nisan Çocuk Bayramlarına çok önem verdiğini kanıtlamaktadır. Örneğin, 7 Nisan 1932 tarihinde, “Çocuk Bayramı sebebiyle Nisan'ın 20'sinden 30'una kadar mektup ve telgraflara şefkat pulu yapıştırılması hakkında kanun layihası” hazırlanmıştır. 8 Nisan 1936 tarihinde, “23 Nisan Çocuk Bayramı münasebetiyle Halkevlerinin çocuklarla ilgili konferanslar vermesi ve müsamereler düzenlemesi.” istenmiştir. 1935’te çıkarılan 2739 sayılı “Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun”la 23 Nisan “Ulusal Egemenlik Bayramı” olarak kutlanmaya başlanmıştır. 23 Nisanlarda fiilen “çocuk bayramı” ve “çocuk haftası” da kutlanmaya devam etmiştir. 1935’ten sonra resmen “23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramı ve Çocuk Haftası” ifadesi kullanılmıştır.​


''
The source: http://www.hurriyet.com.tr/gundem/23-nisan-iste-boyle-ilan-edildi-40092328


Some info about how it became a holiday.


''

ATATÜRK CUMHURİYETİ’NİN ÇOCUK SAĞLIĞI MÜCADELESİ



... Oysaki Atatürk kurduğu Cumhuriyeti sağlıklı, ahlaklı, faziletli genç nesillere emanet etmiştir. Bu nedenle kafanın sağlamlığı kadar vücudun sağlamlığına da büyük önem vermiştir. Bu nedenle örneğin bir Cumhuriyet projesi olan “Gürbüz Türk Çocuğu” projesini başlatmıştır. Atatürk çocuklara öyle büyük önem vermiştir ki, benzerine rastlanmadık bir şekilde çocuklara bir bayram armağan etmiştir. 1923 yılında hazırlanan “Cenevre Çocuk Hakları Beyannamesini” 1928 yılında imzalayarak çocukların beslenmesi, tedavi edilmesi ve her bakımdan korunarak büyütülmesini taahhüt etmiştir. Çocukları korumak için kurulan Himaye-i Etfal Cemiyeti (Çocuk Esirgeme Kurumu)’nin hamisi/koruyucusu olmuştur. Bu cemiyetin çocuklar için yaptığı çalışmalardan öylesine memnun kalmıştır ki soyadı kanunu çıkar çıkmaz cemiyetin başkanı Fuat Umay Bey’e “Çocukların koruyucu” anlamına gelen “Umay” soyadını vermiştir. Çocuk Esirgeme Kurumu’nun balolarına katılmış, cemiyete para yardımı yapmıştır. Bu cemiyeti de “kamu yararına cemiyetlerden biri” olarak kabul etmiştir. 23 Nisan Çocuk Haftası kutlamalarına Türk Ocağı, Halkevi ve Gazi Orman Çiftliği’ni tahsis etmiştir. [29]

Atatürk Cumhuriyeti her şeyden önce anne çocuk sağlığına büyük önem vermiştir. Osmanlı’da çocuk ölüm oranlarının çok fazla olması nedeniyle ilk olarak çocuk ölümlerini azaltmanın yolları aranmıştır. Ankara, Konya, Balıkesir, Adana, Çorum, Malatya, Erzurum ve Kars’ta 8 Doğum ve Çocuk Bakımevi açılmıştır. Doğum ve Çocuk Bakımevlerinde 7 yıl içinde 7.025 kadın yatırılarak, 41. 483 kadın ayakta tedavi edilmiştir. Ayrıca 1000’e yakın çocuk yatırılarak 88.202 çocukta poliklinikte tedavi edilmiştir. Tıbbiye’de okuyan yoksul öğrenciler için İstanbul’da parasız yatılı 300 yataklı bir Tıp Talabe Yurdu açılmıştır. Sağlık Bakanlığı 1937 yaz aylarında Dr. Eckstein, karısı ve yeni asistanı Dr. Selahaddin Tekand’dan oluşan bir ekibe Orta ve Güney Anadolu’nun 13 ilçesi ve köylerinde çocuk hastalıkları ve ölüm oranları ile kadınların doğurganlık oranları inceletilmiştir. Sonuçta toplam nüfusu 52.662 olan 60 köydeki tüm kadın ve çocuk hastalıkları belirlenip tedavilerine başlanmıştır. Hem genel sağlık, hem anne çocuk sağlığı konusunda kitaplar, dergiler, filimler, konferanslar ile halk bilinçlendirilmiştir. Hilal-i Ahmer Cemiyeti çocuklar için Yetimler Yurdu açmıştır. Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin 5. Maddesi şöyledir: “Çocukları zaman zaman muayene ederek ailesine beslenme usulü hakkında bilgi vermek üzere dispanserler kurmak, sağlıklı süt ve ilaç verilmesi, ara sıra evlerin dolaşılarak çocukların yaşayabileceği sıhhi şartlara sahip olup olmadığının incelenmesi ve konuyla ilgili risaleler dağıtılması”. Cemiyetin nizamnamesinin 7. Maddesine göre de veremli çocuklar için hastaneler ve senatoryumlar açılacağı belirtilmiştir. Cemiyet çocuklarda görülen her türlü salgın hastalıkla başarıyla mücadele etmiştir. Köylerde sağlık taraması yapılıp aile anketleri hazırlanmıştır. Ülkenin değişik yerlerinde Yurtlar ve Misafirhaneler, Dispanserler, Çocuk Bakım Kursları, Ana Bakım Evleri, Ana Kucakları, Gündüz Bakım Evleri (Kreşler), Aşevleri, Süt Damlaları, Çocuk Bahçeleri, Çocuk Sinemaları, Kütüphaneler, Okuma Odaları yapılmıştır. Bu kurumlar içinde özellikle ANA KUCAKLARI ve SÜT DAMLALARI son derece önemli birer Cumhuriyet kurumudur. Ana Kucakları, anasız, babasız çocukların alınıp bakılıp büyütüldüğü yerlerdir. Hiç çekinmeden, hiç vicdan sızısı duymadan Atatürk’ü “biracı nesiller” yetiştirmekle suçlayanlara, özellikle Atatürk Cumhuriyeti’nin SÜT DAMLALARI’nı anlatmak gerekir uzun uzun… Bir fikir vermesi bakımından Süt Damlalarında sadece 1927 yılı içinde 1.605 çocuğa 16.568 kilo süt verilmiştir. 1.046 çocuk muayene ve tedavi edilmiştir. 82 anne ve çocuk da göz hastalıkları nedeniyle ücretsiz muayene edilmiştir. 1923-1933 arasındaki 10 yıl içinde toplam 115.000’e yakın çocuğa 120.000 kilo kadar süt verilmiştir. 1927-1929 arasında çocuklara 53.000 şişe bedava süt dağıtılmıştır. Çocuklar ve anneler için sıhhi banyolar kurulmuştur. Okul çocuklarına süt ve yoğurt dağıtılmıştır. Himaye-i Etfal Cemiyeti, CHP’li belediyelerin desteğiyle ülkenin değişik yerlerinde Çocuk Nasihat Yuvaları açmıştır. İçinde beşik, yastık, muşamba, fanila, örme örtü, 4 patiska gömlek, 4 fanila, 2 yelek, 4 don, 4 pazen bez, 6 bez, 6 Amerikan bezi, patik, 4 göğüslük, anne gömleği, 6 çengel iğne, sabun, iplik, pudra, pamuk vb bulunan “Dolaşan Sepet” uygulaması başlatılmıştır. Atatürk’ün ükenin dört bir yanında kurdurduğu sosyal fabrikalarda mutlaka bir kreş ve bir ilk okul açılmıştır. Anneler çalışırken çocuklarını fabrika kreşlerine bırakabilmiştir. Atatürk Cumhuriyeti’in bu anne çocuk politikası sonunda her şeyden önce bebek ölüm oranları azalmış ve o zor koşullarda sağlıklı bir nesil yetiştirilmiştir.[30]Atatürk Cumhuriyeti’nin en çok önem verdiği konulardan biri de çocukların eğitimidir. Bu amaçla özellikle ilkokulların sayısı artırılmıştır. Ayrıca ortaokullar, liseler, üniversiteler, enstitüler açılması planlanmıştır.

Atatürk’ün de kontrolünden ve onayından geçen 1935 CHP Programı’nda “Gençlik Örgütü ve Spor” başlığı altında şu satırlara yer verilmiştir: “TÜRK GENÇLİĞİ, ONU TEMİZ BİR AHLAK, YÜKSEK BİR YURT ve DEVRİM AŞKI İÇİNDE TOPLAYACAK ULUSAL BİR ÖRGÜTE BAĞLANACAKTIR. Bütün Türk gençliğine şevk ve SIHHATLARINI, NEFSE VE ULUSA İNANLARINI BESLEYECEK beden eğitimi verilecek ve gençlik devrimi ve bütün erginlik şartları ile YURDU KORUMAYI EN ÜSTÜN ÖDEV TANIYAN ve onları bu ödev uğrunda bütün varlıklarını vermeye hazır tutan bir düşünüşle yetiştirilecektir.”

Programın altıncı kısmında “Çocuk Bakımı” başlığı altında “Partinin çocuk hayatı ve analarının sıhhati ile derin ilgisi vardırdenilerek bunun yapılacak çalışmalar şöyle sıralanmıştır: “Doğum Evlerini arttırmak, hasta yurtlarında ayrıca doğum hizmetleri ayırtmak, parasız doğrum yardımları sağlamak ve çocuk bakımını öğretmek için her öğretme aracından faydalanmakla beraber ilmi ebe ve bakı kadınları çoğaltmak. Daha sonra “SÜT DAMLALARI” başlığı altında yapılacaklara yer vermiştir: “Şehir ve kentlerde Süt Damlalarını, süt çocukları için Bakım ve Danışma Evlerini, Kreşleri, Öksüz Yurtlarını çoğaltmak. İşçi olan yerlerde işçi analarını ve çocuklarını korumak. Hayatını çalışarak geçiren işçi anaları için iş bölgelerinde Kreşler açmaya devam edeceğiz.”[31]


''
The source: https://odatv.com/o-fotografin-altinda-alsinda-ne-var-0603161200.html

Some info about how Children were taken care of by the young Turkey.
 

Back
Top Bottom